Kayıtlar

2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

GECENİN SONU

Resim
Sevgilim sen bilirsin, ben bitirmeyi hiç sevmem; Geceyi, alkolü, sarhoşluğu, romantizmi, abartmayı... Bilirim sevgilim; sen hiç gitmezsin bitirmeden, Son şişeyi, son şarkıyı, son öpücüğü, abartmayı bir de... Gecenin bitirme çanları çaldığında, Uçak birilerini bu topraklara getirdiğinde, O şarkı meselesinin sonuna varamadığımda, Dolaptaki şişeyle bakıştığımızda, En çok da abartasım geldiğinde Masmavi bir ışık doğuyor geceye... Gözlerinden evime süzülen... Şarkı oluyorsun, Şiir oluyorsun, Masal oluyorsun, Rüzgar, deniz, İstanbul Oluyorsun çalıyorsun tüm geceyi... Çalıyorsun düşlerimi Düşmüyorum, Özlemiyorum, Son kadehte masmavi bir şehir oluyorum Şehrin adını sen koyuyorum Sabaha ne kaldı ki... Yine gideceksin İstanbul sensizliğini unutacak! Biraz peri tozu uçurur muydu Geceyi seninle bir sabaha... Biraz düş, Bir şarkı, Bir kadeh daha, Ruhunu ruhuma getirir mi ki? Ruhumda sessiz bir intihardır Büyülü şarkıların eksikl

YOLCU

Resim
                                      Photo Credit - Passenger  Büyük Britanya’dan bir müzik kulaklarımda, Aşk diyor yavaş gelir, hızlı gider... Şarkıcının adı gibi yolcuyduk biz de aslında! Gökyüzü yakından uzağa doğru ilerlerken, Okyanusun dalgaları denize yenilirken, Rüzgarla sarılmadığım saatler çoğalırken, Ülkesine dönüşmüş bir yazar var şu köşede, Ülkesi gibi aynen; Güçten bahsederken gülümsüyor, Ortalarda yaşamaya çalışıyor, Arada kalmış vatan gibi... Ne doğu, ne batı... Ne mutlu, ne mutsuz... Olmayan paraları savuşturan... Çarçabuk da unutan... Unuttu seni sevdiğini... Unuttu üzerinde güneşin asla batmadığı gülümsemeni... Çoktan yıktı aşka edilen yeminleri... Aldatıldığını iddia edecek yakında, Aşkın huzursuz bir duygu olduğunu bilmese... “Beni kıskanıyorlar” yalanını bile söyler yakında... Böyledir toprağına karışmak! Böyledir bir gökyüzüne sevdalanıpta unutmak... Ne diyordu Passenger, “Güneş ancak kar yağınca özlenir... Sevgili ancak gitmesine izi