Kayıtlar

2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bir Avuç

Resim
Photo Credit scheinbar Hatırladı kadın 8.75 ile çarptığı saatleri... Bir avuç para, Çıkartmaya izin vermedi zarfından onuru... Herşey bir avuçtu son yıllarda... Aşk bir avuç, Mutluluk bir avuç, Hayal bir avuç... Umut bile bir avuç... Yetinmeyi bilirdi elbet Yetinmeyi bildi... Sadakatsiz bir sevgiyle, Sonuçsuz bir umutla, Anlamsız bir uğraşla... Yetindi hep... Hangi göbek bağı yapmıştı bu siktiğimin düğümünü? Ne bağlamıştı seni cehenneme? Bak orada bir ülke var, Orta Doğu denilen bir yerin dibinde... Bak saygı yok olmuş, Kavga adetten, Küfür edersen terbiyesiz Etmezsen enayisin bak!... Orada benim köyüm bilenler bilirler... Üstünde yalan yazan taşları takip et, Ezan sesini dinle, Bir iki tekbir çek, Va-ra-cak-sın Hades'in yeraltı cehennemine... Hepimiz buradayız, Bir avucuz, Bir avuca bile düşmanız, Gel seni de bekleriz... 23.11.2016 - 23.41 İstanbul

GİZEM

Resim
Kadın gitmelere tutsak, Adam kadınlara... Bazıları farklıydı, Anlatılmamış, paylaşılmamış bir hikayede, Yalanın reddinde gibi görünürken, zina modunda yalanın en deriniyle... Dünya koca bir yanılgıyken Bir doğrucu dans kaçırdılar sadece, "Asla" dedi adam... Yine de gitti kadın... Kürkçü dükkanı yoktu ticaret anlaşmasında Yine, yeniden, aynı yerde zaman döndüğünde, Anladılar; Bazen imza, Sonsuzluğu bilinmeden atılandır... O kadın, O erkek, Bir düş Varlar mı hala bilmesek de... Kim demiş her aşk unutulur diye? Aşklar da unutulmazdır, anılar kadar... Yüreğinde bir başka adam kadının, Gözünde başka aşklar adamın, En az İstanbul kadar karanlık bu vals yine! İki ruhu da götüren yok bir mucizeye... Neredeyse unutuldu masallar Haydi gidelim sokaklarda tekbir sesleri duyulmadan... 6 Ekim 2016 -00:47 - İstanbul Photo Credit - Deviantart - KayleighOC

Zaman

Resim
                                                  Photo Credit - deviantart - natdatnl Şimdi hiçliğinde var olduğum zaman... geçmiş diyorlar.... Geçmemiş olabilir mi? bilmediğim zaman... Dünyayı maviye boyayasım var Maviyi de yağmurla ıslanmış yeşile... Ardından doğan güneş saçların olsun sevgili! Sana elveda demiş olan ruhum için, binbir yağmur yetmezken ben yine maviye düşmenin derdindeyim sevgili... Seni ben yapıp, beni senden çalan tüm bizlerle dans eden ruh henüz çalmadı yıldızlardan aşkın dansını... ve hep dediğim gibi; yine gece... yine bir ben varım... bir de yıldızlar bir de boynu bükük olduğu halde salınan bulutlar... yine gece... yine sen yoksun.. en garibi de sana rağmen gökyüzünde dans eden kırmızı bulutlar... Yine gece oldu ve sabah öykündü yıldızlara... O yüzden geldi seni benden çalma vakti güneşin... 11.10.2013 / Dublin / 01.19

ŞİİRLERİN BÜYÜSÜNDE YAŞAM VE MEMLEKET SEVDASI

Resim
Yaşamanın diğer adıdır yazmak derim hep… Belki de bu yüzden uzun soluklu yazıları özler oldu kalemim. Hayat, iniş ve çıkışlarla dolu uzun bir yoldur ya bazen takılı kalırsın işte, bayır aşağı hiç bitmeyen ve süssüz bir yola. Ağaçları özlersin önce… Arabalara rastlamak istersin sonra… Güneş batsın köpek sesleri gelsin korkayım bile istersin. Güneş hep tepende, yolun sonu hiç görünmez ve dümdüz ovalar hiç değişmez ise yolda uyuya kalma ihtimalin de günden güne fazlalaşır. Yaşamın beslemediği hiçbir şey güzel değil ne kelimeler ne de hayat… İnsanların hikâyeleri olmadan varlığını sürdürmek kendine dönmek demektir ki kendinle baş başa geçirdiğin anların hepsi fotosentez yapmakla eştir. İçinde ki karbondioksitle mücadele edersin ve gökyüzüne onu oksijen olarak verirsin. Oysa karbondioksitten de biraz almalıdır insan. Uzun lafın kısası aldanmalı, yanılmalı, düşünmeli, sevmeli, sıkılmalı, kalabalık yalnızlıklarda hikâyeler yaratmalıdır. Yaşamalıdır yani. Çok sevdiğim şairin çok sevdiğim d

BİZ ÖLDÜRÜLDÜK

Resim
Bir varmış bir yokmuş, dünya denilen bir gezegende Orta Doğu diye anılan bir coğrafyanın Avrupa’yla kesiştiği noktasında Türkiye denilen bir ülke varmış. Tarihin sayfalarına, cesareti ve azmiyle, bir parça ekmeğe hasretken, ayağındaki tek çarığı eksikken verdiği kurtuluş mücadelesiyle geçmiş bir halk yaşarmış bu ülkede. Zaman değişirken, eski silahların yerini yeniler alırken, bükülen belini doğrultmaya çalışırken zalim bir büyücüye esir olmuş bu topraklar… Uyku tozu serpmiş büyücü vatanın her karış toprağına. Uyumuşlar, uyutulmuşlar, değişmişler, dönüştürülmüşler… Gün gelip bu toprakları kurtarmak için onlara yol gösteren, liderlik eden Ata’larına dahi düşman kesilmişler. Koca bir ülke uyurken, Toza bağışıklık gösteren haklı bir çoğunluk çığırtkanlıkla suçlanırken, Cennet vatanın tüm varlıkları yabancı sermayeye satılıp, yeşile dair, doğaya dair her şey katledilmiş… Çağın dışında yobaz bir din anlayışı ile sapkınlık harmanlanmış. Öyle ki çocuğa, hayvana tecavüz,

İRLANDA MASALI GERÇEK MİDİR?

Resim
Christ Church Cathedral                Benim hikâyemi bilenler bilirler ama bilmeyenler için baştan başlayayım. 30 yaşıma geldiğimde ani bir kararla çocukluğumdan beri içimde taşıdığım hayallerden birine uçmak istedim ve bavulumu elime alıp “Dünyanın en sevimli insanlarının yaşadığı” yer diye bildiğim İrlanda’ya uçtum. Sonrası; 2 yıl sonra, 2015 yılının bir Kasım akşamında, Şener Şen ’in Amerikalı filmi ndeki gibi gelip ülkemin toprağını öptüğümü hayal ederek İstanbul’a geri döndüm. Şimdilerde kiminle tanışsam ya “Neden döndün” diye soruyor ya da “Aa orası benim hep gitmek istediğim yerdi” diyor bana. Sonunda ben de uzun uzun bu yolculuğu yazmaya karar verdim. Buyurun size “İrlanda gerçekten küçük kızıl cinlerin ülkesi midir” sorusunun cevabı…                 Öncelikle belirtmeliyim ki ben çok geç kalmışım. Kendisini değiştirmek, farklılaştırmak isteyen herkes mutlaka elinde olan imkanlara istinaden bir süre yurt dışında yaşamalı ve bu inanılmaz deneyimi tatmalıdır. İtiraf ediy

2011 Yılı Cezmi Ersöz Röportajı

Resim

SAKLI YÜZÜM - Video

Resim

Kısa Belgesel - Short Documentary

Resim
İrladanlı yelken sevdalıları hakkında kısa bir belgesel çalışması.