BİR KADEH EKSİK

           Bu bir gidiş hali. Senden uzağa, benden uzağa ve bizden kalana rağmen gitme durumu. Hep bildiğinden, en iyi tanıdığını sandığından, kendinden ayırmadığından gitme hali… Suskunlukların çözüldüğü anın resmini çizmeye çalışıyor beynim. İki adım ileri bir adım geri yürüyordum yolları şimdi koşmaya çabalıyorum.

Giderken 2 beyaz bardağın birini de alıyorum yanıma. Biraz uykusuz gecelerden çalıyorum, biraz da acılı yemeklerden. Pijamalı sarhoş vakitlerin kahkahalarından da koydum bavuluma. Birkaç semtin isimlerinden harfler çalıyorum giderken. Bir parça da neşeli bayram sabahlarının votka kokulu bahçelerinden ıslak toprak kokusu götürüyorum yanımda. Senden uzağa giderken,  iz bırakmamaya dikkat ederek, beraber yürünmüş tüm sokaklarından geçiyorum İstanbul’un. 

Bilirsin her zaman gitmeyi kalmaktan iyi bilirim. Oysaki şimdi varacağım yerin adı yok. Orada hangi şarkının söylendiğini bilmiyorum. Konuştukları dil bu vakitte her zamankinden daha tanıdık. Çünkü sözden çıkan yalana dair şahit olduğum her şeyin adını “sen” koydum. Tanımadığım yeni yüzünle bana baktığın vakitlerde anladım ki biz büyürken ben bir tek sana gözlerimi kapamışım. 

Sevgiden hep korktum. Çünkü koşulsuz sevmek demek teslim olmak demekti her zaman. Hayata, bir insana, hatta ölüme dahi teslim olmak demekti gerçekten sevmek. Kaybetmektense sevgileri kıstım büyüdükçe. Böylece koruyordum kalbimi aşklardan, dostlardan ve ihanetlerden… Bir iki kere kalp aşka yenik düştü; koşulsuz sevdi. Ama hiçbir dosta yenik düşmemişti bugüne dek. Dostlar vakitleri dolduğunda yerlerini yenisine vererek bekleme koltuğuna otururlardı çünkü. Bekledikleri yerde daha da güzel olurlardı. Hiç birine ömürlük dememiştik ki biz. Hiç birine kardeş dememiştik ki…

İşte tüm bunlardan sebep bu sefer giderken yanımda bol gülücüklü günlerin unutulmaz anılarından götürüyorum. Bir iki şarkı çalıyorum eskimiş kasetlerden. Her sofrada eski bir anı için kaldırılacak bir kadeh sözüyle gidiyorum. Sonsuza dek kalacağım demiştim ya sonsuza dek gittim bu sefer ama yüreğimde bir kadeh eksik kaldı.
                                                                                              05.04.11 /01:30

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

TAHRAN’DA İKİ GÜN

SİRİUS

EYLÜL BAKIŞLI KIZ