İKİ SALTANAT

Adamla kadın! 
Bir yansıma misali 
Geleneksel bir aynadan...
Ne varsa adamda karanlık,
Boğuşmak istemediği gerçeği kadının!
Takıntılarıyla buluşuyorlar...
Takıntılarla savaşıyorlar... 
Ne kadar sevmedikleri yansıyor
Aynaya,
Kendilerini...
Dünya duruyor,
Zaman duruyor,
Fikirler akıyor...
Konuşuyorlar...
EGO’larından koca bir kalkanla...
Bir ömrü düşündürüyor zaman...
Bir ömürden zaman çalıyor tinsel açmazlar...
Zaman durmuş,
Kaydıraktan kayan çocuk donmuş,
Lopez’le Pit arasında kalınmış... 
İçsel savaşları birbirininkine karışmış... 
Salıncak kalmış gökte...
İkisi de kaybettiği şöhretinin peşinde...
Biri salıncakla çıkmış göğe,
Diğeri ters kayıyor kaydıraktan,
Donmuş ikisi de... 
Zamanı dondurdukları gibi içsel dünyalarında,
Zamanın kendisi de donmuş...
Oysaki bir başka zamanda...
Prensken,
Prensesken...
Karşılaşmak vardı... 
Düşmüş bir imparatorluk var,
Yükseliş için savaş yok...
İki imparatorluk,
İki dost ülke...
Hangisi çıkacak yeniden refaha? 
Bazen savaş yoktur,
Bazen barış da yoktur...
Bazen gerçek vardır...
Gerçek olabilir seçmek,
Yükselmeyi ya da düşmeyi...
Yolları ışık olsun bu 2 hükümdarın...
Öğrenirler belki bir gün,
Sevmeyi kendilerini yürekten... 
öğrenirler belki elveda demeyi,
Saltanatlarına...
13.12.2020/ Beyoğlu - 03:04

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

TAHRAN’DA İKİ GÜN

SİRİUS

EYLÜL BAKIŞLI KIZ